Bu yazımda bana eğitmenlikle ilgili en çok sorulan soruları tamamen kendi tecrübelerimden yola çıkarak cevaplamaya çalışacağım.
Öncelikle sporu, pilatesi veya hayatınızın içinde hareketi seviyorsanız; sabırlı bir insansanız, bu uzun süreçte kendinizi bunu öğrenmeye adayacağınızı düşünüyorsanız o zaman bu iş tam size göre olacaktır. Pilates eğitmeni olmak için kaç yaşında olduğunuzun, hangi okuldan mezun olduğunuzun bence çok bir önemi yok.
Ancak bugüne kadar sporun herhangi bir dalı ile uğraşmadıysanız ya da pilates yapmamışsanız, eğitimlerden önce iyi bir stüdyoda bir süre ders almanızı öneririm. Böylelikle pilatesi sevip sevmediğinize bakabilir, hayatınızın içinde düzenli bir pratik olarak uygulayıp uygulayamayacağınızı test etmiş olursunuz. Ayrıca vücudunuzu ve algınızı eğitime hazırlamış olursunuz. Daha önce pilates yapmış kişiler daha farklı bir farkındalık ile eğitimlere katılıyorlar. Bu da daha çok bilgi alabilmelerine, sistemi daha iyi anlayabilmelerine olanak sağlıyor.
Türkiye’de artık hem uluslararası hem de ulusal birçok pilates eğitmenliği sertifika programı bulunmaktadır. Hangi sertifika programına katılacağınızı seçmeden önce:
– Bu eğitim programını kim veriyor?
– Ne kadar süredir eğitim veriyor?
– Kaç eğitmen yetiştirmiş?
– Anlatımı anlaşılır mı?
– Tüm ekipman modüllerini tek seferde mi bölerek mi veriyorlar ?
gibi konuları araştırmanızı tavsiye ederim. Ayrıca etrafınızda tanıdığınız ve güvendiğiniz iyi eğitmenler varsa, onlara danışıp onlardan da fikir alın.
Eğer benim gibi sonradan eğitmen olmak isteyenlerdenseniz, modül modül bölünmüş eğitimleri almanızı öneririm. Her modülden sonra hareketleri pratik etmek, iyice öğrenmek ve öğrencilerinizin üzerinde uygulamak için kendinize zaman tanıyın. İyice hakim olduğunuza ikna olduğunuzda bir sonraki seviyeye geçin. Modül aralarında mutlaka anatomi eğitimi alın. Hem genel anatomi, hem de belirli konulara özgü anatomi eğitimlerine (omuz anatomisi ve sakatlıkları vs gibi) katılın. Böylece çalıştırdığınız kişileri sakatlamadan hangi hareketi neden yaptığınızı, hareketin ne işe yaradığını bilerek hareketleri yaptırabilir, kişilerin mevcut sakatlıkları ya da rahatsızlıkları için hareketleri modifiye edebilir, emin adımlarla ilerleyebilirsiniz.
Eğitim aldıkça, konularda derinleştikçe bilmediğiniz çok şey olduğunu farkedeceksiniz. Bunu daha iyi eğitmen olmak için fırsata çevirin. Her eğitimden sonra öğrendiğiniz şeyleri sorgulayın, araştırın, karşılaştırın. Bu da sizi her zaman daha fazlasını öğrenmeye, daha fazla öğrenmeye teşvik etmeli. Bu süreç uzun bir süreç, o yüzden ne zaman iyi hoca olursunuz sorusuna maalesef cevap vermek çok doğru değil.
Fakat bu uzun süreçte kendinizi geliştirmeniz için neler yapabileceğinize dair bazı öneriler verebilirim:
– Her gün pilates yapın, vücudunuzu gözlemleyin. Hareket sırasında kalçanızın, omzunuzun, göğüs kafesinizin, vb. yerini anlamaya çalışın. Açısını değiştirdiğinizde ne hissettiğinizi takip edin. Farkında olarak ders yapın.
– İlk modülden sonra yakın çevrenize ders vermeye başlayın.
– İyi bir stüdyoda staj yapın.
– Yapabiliyorsanız iyi eğitmenlerden, özellikle eğitim verenlerden özel dersler alın, yaptıkları dersleri izleyin.
– Yurt dışından gelen eğitmenleri takip edin, onlardan ders alın. Yaklaşımları bizden daha farklı olduğu için pilates ile ilgili farkındalığınız artacaktır.
– Pilates on Tour, Masters of Movement, vb. eğitimlere katılın. Bu eğitimlere gelen yabancı hocalardan faydalanın.
– Her yıl farklı farklı hocalardan tekrar anatomi eğitimi alın, bilgilerinizi tazeleyin. Yeni araştırmalardan haberdar olun.
– Bilgisayarınıza, cep telefonunuza ya da tabletinize hareket anatomisi üzerine programlar (3d Visible Body, All About Strength Training, 3d 4m Medical, vb) indirin. Boş zamanlarınızda kasların hareketlerini izleyin.
– pilatesanytime.com, www.fusionpilatesedu.com gibi web sitelerinden dersler ve workshoplar seyredin.
– Yaşlılar ile sakatlıkları/rahatsızlıkları olan insanlarla çalışın, onlardan kaçmayın. Size bu işi esas öğretecek öğrencileriniz onlar olacaktır.
– Ne kadar ders verip ne kadar para kazanacağınıza odaklanmak yerine, etkin ve verimli ders vermeye odaklanın. Siz iyi ders verdikçe öğrenciler kendiliğinden size gelmeye başlayacaktır.
– Eğitimlere yalnızca yeni hareketler öğrenmek için gitmeyin.
– OMURGANIN HAREKETLERİNİ, CORE AKTİVASYONUNUN NASIL OLDUĞUNU, HİZALANMANIN , NÖTR OMURGANIN, LUMBAPELVİK VE PELVİS STABİLİZASYONUNUN, POSTÜREL BOZUKLUKLARIN NE DEMEK OLDUĞUNU ADINIZ KADAR İYİ BİLİN. Çünkü işin büyük sırrı burada yatmaktadır.
Son olarak bu işin emek isteyen bir iş olduğunu unutmayın, severek aşkla yapın ve her zaman kendinizi geliştirin. Hayat, koşullar, doğrular hep değişiyor, değişmeyen gelişmeyen bir tek siz kalmayın.